Bir iyilik gördüğümüzde, yardım aldığımızda genel olarak çok sık kullandığımız teşekkür etmek anlamında kullandığımız bir cümle vardır;
“Allah razı olsun.” Deriz.
Yine bir yakınımıza, dostumuza İbadetlerin amacını anlatırken de kullandığımız nasihat cümlesi;
“İbadetlerinde Allah’ın rızasını amaç edin.” Deriz.
Aynı şekilde bir iyilik yaparken;
“Allah’ın rızasını gözet.” Tavsiyesinde bulunuruz.
Peki Allah insandan nasıl razı olur? Hiç düşündünüz mü?
Şimdi;
“Allah’ın emir ve yasaklarına dikkat etmektir.” Dediğinizi duyar gibiyim. Tabii haklı olabilirsiniz. Doğru da.
Ben bu açıdan bakmıyorum. Diyorum ki;
“Allah zaten insandan razıdır. Öyle olmasaydı bu kadar zahmete girip mükemmel şekilde yaratıp, ona bu kainatı, sayılamayacak kadar nimetini, Hatta onun için cenneti yaratmazdı. Aman yanlış yapmasın diye kitap ve peygamber göndermez, üzerine titremezdi.” Diyorum.
Bu görüşün yanlış olduğunu kimse iddia edemez değil mi?
O zaman anlaşılıyor ki razı olması gereken Allah’tan ziyade insandır. İnsan Allah’tan razı olduğu takdirde O’na güvenecek, teslim olacak, dikkat ve özenle Allah’ın emir ve yasaklarını öğrenip kulluğunu yerine getirmeye gayret edecektir. Bu da Kul olarak insanın Allah’tan razı olması demektir değil mi?
İnsanı ve onun her istediğini de yaratan, (ki emir ve yasaklarına karşı çıkış olsa bile,) yerine getiren de o değil mi? (1)
İnsan istemese bile o kadar nimeti, iyiliği veren O,(2)
Hata yapsa bile bir çoğunu rahmeti ile görmezden gelen O, (3)
Her şeyin kolayını gösteren, ağır yük yüklemeyen O, (4)
Ancak hatasında ısrar ederse;
“Ah be kulum bu senin için musibet, beladır ısrar etme tevbe et.”
Diye bekleyen, sonunda da;
“Madem istiyorsun sen bilirsin.” Diye istemese de yaratan O değil mi?
Yapacağı hiçbir iyilik ve kötülüğü unutmadığını. Hesabında her ne varsa ahirette mükafat ve ceza karşılığını vereceğini bildiren de O (5)
Şimdi elinizi vicdanınıza koyup düşünün bakalım. Gerçekten;
“RAZI OLMASI GEREKEN.” kim?
Bana sorarsanız Allah zaten kulundan razı. Asıl razı olması, inanıp güvenmesi gereken insandır. İnsan Allah’tan razı olup kulluğunu titiz bir şekilde yerine getirdiğinde ahirette kendisinden razı olmuş bir Allah bulacaktır. Çünkü zaten istediği de o.
Sonuç olarak lafın gelişi, dil alışkanlığı şeklinde kullandığımız “Allah senden razı olsun.” cümlesini hem kendimize hem muhatabımıza;
“İnşallah önce biz Allah’tan razı olalım.” Tavsiye ve nasihatin de bulunalım.
Cumanız mübarek, her şey gönlünüzce olsun.
Not; (1)- Şimdi Rabbinizin hangi nimetlerini yalanlıyorsunuz? (Rahman/13)
(2)- Sizi de, işlerinizi de yaratan Allah’tır. (Saffat 96)
(3)- Ey insanoğlu!) sana gelen her iyilik Allah'tandır, sana ne kötülük dokunursa kendindendir. Ey Muhammed! Biz seni bütün insanlara bir elçi olarak gönderdik. Buna şahit olarak da Allah yeter. (Nisa/79)
(4) - Allah hiç kimseye gücünün yeteceğinden başka yük yüklemez. (bakara/286)
(5)- Zerre kadar iyilik yapan, onun mükafatını görecek, zerre kadar kötülük yapan da onun cezasını görecektir.) (Zilzal 7,8)