10 Aralık 2014 Çarşamba

BAYRAKTAR BAYRAKLI HAC ZAMANI YORUMU


https://www.youtube.com/watch?v=SI5upWZdqqM


       
 Benim söylediğim şu, Hz. Peygamber Hz. Ebu Bekir’i Zilkade ayında hacca göndermiş, sonra kendisi zilhicce ayında hacca gitmiş. Bu ne demektir? Her ay bir hac düzenlenebilir anlamına gelir. Yoksa zamanı yoktur falan diye değil. Yani şimdi hacca gidiyoruz ya arefe günü Arafat dağında vakfe yapıyoruz, aynı dakika da, aynı saniyede bir sonraki ayda da yapabiliriz bunu. Kim diyebilir ki yüce Allah oraya gelen vakfesini yapan bütün Müslümanların haccını kabul etmeyecek, kim söyleyebilir bunu.

Şimdi şu anda yapılan haccın her sene böyle olması gerektiğini zorunlu kılan esas nokta kurban ibadeti ile haccı birleştirmek oluyor. Oysa ki kurban haccın rüknü değildir yani farzı değil demektir, ilkesi, prensibi değildir. Haccın farzları bellidir yani ihrama girmek abdest hükmündedir. Nasıl ki namaza kalkmadan abdest almak mecburiyetinde iseniz, hacca gitmeden evvel de ihramınıza gireceksiniz. Ondan sonra Arafat’ta vakfenizi yapacaksınız, Kâbe’yi tavaf edeceksiniz. Bunlar bir numaralı farzlardır. Bundan sonra ikincil farzlar gelir bunlar da Müzdelife’ye ineceksiniz diyor ayeti kerime  de oradan Mina’ya ineceksiniz ve oralarda nelerin yapılacağını bile Allah-u Telâ söylüyor. Yani Müzdelife’de zikir yapacaksınız, Mina’da istiğfar edeceksiniz, hatta nasıl dua yapacağınızı bile Allah’u Telâ söylüyor.

Şimdi ben niye bunu söyledim? Ben bunu seneler evvel tefsirimde yazdım, ondan önce seneler evvel de bunu tespit etmiştim. Nasıl tespit ettik? Şimdi hacca kaç kişi birikmiş? 700.000 kişi. Düşünebiliyor musunuz bunu. Yani dünyada ABD nin Müslüman olduğunu düşünün, Çin’in Müslüman olduğunu düşünün veya ilerde Rusya’nın Müslüman olacağını düşünün ki olacaktır ilerde, bunu Allah bilir. O zaman milyonlarca hacı hacca gidecek. Ne ile durduracaksınız bunu?

Bence Müslüman ülkelerin bütün diyanet işleri başkanları bir araya gelecek, devlet başkanları bir araya gelecek her ay bir hac düzenlenebilir aynı saat aynı dakikada.

Ha, bu benim Bakara/197. Ayetinden çıkardığım hükümdür. Ne diyordu Allah’u Telâ; ElHaccü eşhürun ma'lumât hac belli aylardadır. femen ferada fiyhinnel kime o aylarda farz olduysa, yani bu ayda bana farz olmadı ama senenin başka bir ayında bana farz olabilir, o zaman hacca gidecek.

Dolayısıyla ben şunu söylüyorum senenin 12 ayı hac yapılabilir. Yani her istediğin zaman al buradan git değil. Tek başına gittim ben arafatta yaptım tavafta yaptım hacı oldum diyemezsiniz.

Peki, sizin bu söylediğinizi uygulayan ülke var mı?

Hayır, ben şimdi ileriye yönelik bir öngörü yapıyorum, daha kalabalık olduğu zaman. Şu anda insanlar oraya sığmıyor, işte gidemeyenler var, gidemeden ölenler var. Ben diyorum ki zaman gelecek milyonlarca insan hacca gitmek mecburiyetinde kalacak gitmek istediği halde gidemeyecek. Buna çare ne? Buna çare bakın peygamberimizin bir uygulaması var, Hz. Ebu Bekir’i Zilkade ayında hacca gönderiyor, bu kitaplarda var, açsınlar baksınlar.

Demek ki zilhicce ayına gidecek sadece orada vakfede duracağı şartı yok. Biz senede 12 ay var 12 ayda da aynı zaman aynı dakikada orada vakfe yapabiliriz. Bunu İslâm ülkelerinin bilim adamları, din adamları, devlet başkanları, diyanet işleri başkanları bir araya gelecek, belki benim neslim bunu görmeyecek, belki benden sonraki nesil de bunu görmeyecek ama bir gün bu noktaya gelinecek. Ben onu tefsirimde soru işareti olarak verdim, yapılamaz mı diye koydum, hüküm vermedim.

Şimdi tabii benim bu söylediğim anormal gelecek birilerine, gelebilir mümkündür.

- Mantıken düşünüldüğünde yani gidildiği zaman yapılacaklar aynı, ettiğin dua aynı, ibadetin aynı. Neden aylar arasında fark olsun diye insan düşünüyor aslında.

- Yani ben 12 ayda 12 hac yapılabileceğine inanıyorum.

- Peki, şöyle bir ifade kullandınız, belki bu ay bana farz değil ama şe ay bana farz olacak dediniz ya, o zaman şunu soracaklar ben nereden bileceğim hangi ayın benim için hayırlı olacağını?

- Hayırlı meselesi değil, imkân meselesidir. Bakın sizin bu ülkeden, Türkiye’den Amerika’dan, Almanya’sından hacca gitmek için paraya ihtiyaç var. Allah para kelimesini kullanmıyor Kur’an da; ve Lillâhi alenNasi hıccül beyti menisteta'a ileyhi sebiyla. (A.İmran/96) diyor, gücü yeten, imkân bulan. Yani bir arabanın şoförlüde muavini de, bir uçağın pilotu da imkânı varsa oraya gitti ya o haccını yapabilir. Yani uzakta olduğumuz için para lazım bize. Ama oraya gitme imkânını bulan kim varsa, hangi imkânla gittiyse haccını yapabilir. Yani bir öğretim üyesi, bir paşa gitmiştir orada askeri toplantı yapmaya, gitmişken orada haccını da yapabilir. Ama parası illaki şart değildir, imkân meselesidir. Siz hangi anda imkân buldunuz bu ay, gidersiniz Haccınızı yaparsınız, eğer müsait değilse bir sonraki ayda gidersiniz. Ama insanları tutup bir sene ertelemek, bir milyon insanı kapıda bekletmek, senelerce bir insana sıra 3 – 4 yılda bile gelmiyor. Ama o ayeti kerimeye baktığımız zaman ben tahmin ediyorum bu nesle değil ama bu nesilden sonraki nesillerde bu Bakara/197. Ayeti işler hale getirilecektir.

- Peki siz bunu ben tefsirimde daha önce de dile getirdim diyorsunuz, tepki aldınızmı?

- Tefsirden almadı da, 2002 de ben hacca gittim döndüğümüzde o zamanki diyanet işleri başkanlığı Tarabya otelinde bir sempozyum yapıldı, bu sempozyumda da beni hac kısmına koydular. Orada ben bunu dile getirdim. Tepki gördüm tabii. Oylama yaptılar, Allah’ın dininde oylama olur mu yani böyle bir şey olamaz dedim. Tabii 20 kişi idik 1/19 kaybettim. Doğal olarak tepki gösteriyorlar.

Aslında bu işi araştırmadan fetva vermek doğru değil. Araştıracaksın, Bayraktar hocanın dediğinin doğru olup olamayacağını düşüneceksin, kafa yoracaksın ondan sonra konuşacaksın.

- Peki, hocam bir izleyici sorusunu size aktaracağım, mesela ramazan ayı da yaza denk geliyor bunu da başka bir ayda tutabilir miyiz orucumu?

- Şimdi eğer öyle bir düzenleme, takvimde bir düzenleme olursa yani Arap aylarına göre biz oruç tutuyoruz. Arap aylarına göre her ay 10 gün öne geliyor. bu düzenlenirse ay sabit olabilir. Ama bu düzenlenemezse bu takvim halledilemezse o zaman mecburen Ramazan ayı dolaşıyor o dolaşmaya mukabil biz de orucumuzu mevsimlere göre dolaştırıyoruz.

- Yani Kur’an da buna dair hükümde illaki, şu takvime göre şu şekilde tutacaksın diye bir şey yok.

- Yok Kur’an ı kerimde Allah’u telâ ramazan ayından bahsediyor. Ramazan ayı geldiği femen şehide minkümüş şehre. (Bakara/185) diyor kim Ramazan ayına ulaşırsa orada oruç tutsun diyor Allah’u telâ. Ama ramazan ayının 10 gün öne gelmiş, on gün sonraya gelmiş meselesi bizim Arap aylarının konduğu takvime göredir, sistem budur yani, kültüre göre oluşmuştur bu ayın öne gelmesi.

-Peki hocam bir soruda diyor ki sn. Prof umre haccı ile farz haccını ayırmıyor mu diyor.

- Ayırıyorum Umre ayrı Umre de farzdır, Kur’an; Ve etimmül Hacce vel 'Umrete Lillâh. (Bakara/196) diyor. Haccı ve umreyi Allah için tamamlayın diyor. Yani Umre de Allah’ın emri. Sünnet diyorlar ama hayır sünnet falan değil, peygamberimizin emri değil Allah’ın emri, hac da Allah’ın emridir. Bakın onu yani umreyi her zaman yapabiliyoruz. Ben her mevsim değil de her ayın o belli zamanında yapılabileceğine inanıyorum. Ben araştırmamı böyle koydum. Onlar da araştırırlar benimki yanlış olur, atsın duvara vursunlar benim fetvamı. Ama bir gün benim dediğime gelecek bu insanlar. Yani belki ben çok erken öttüm, erken öten horozu keserler derler ya, ama ben çok ileriyi görerek konuşuyorum.

Müslüman’a ahiret neyi ifade eder biliyor musunuz? Hayatını geleceğe doğru, ahirete doğru planlamayı ifade eder, ahirete iman. Ben de geleceğe doğru kafamı kullanıyorum geçmişe doğru değil. Falanca böyle söylemiş öyle söylemiş olabilir. Tamam, onlar söylemişler, sorgularız, Kur’an ı Kerimi elimize alırız bakarız, Allah bizim önümüze koymuş gözümüzün arkasına koymamış öyle bakacağız.

- Peki hocam az önceki Ramazan sorusuyla ya da oruç tutma dönemiyle bağlantılı olarak saatlerde oynama yapılabilir mi o zaman?

- Şimdi bunlar bize soruluyor, diyelim ki kutuplarda oruç tutuyor insanoğlu 6 ay gündüz 6 ay gece, veya bu sene birkaç defa oldu bana soruldu. Efendim 2 saat, 3 saat gecesi olan yerler var kuzeyde bunlar ne yapacak diyorlar hocam diyorlar, bu orucu nasıl tutacağız? Ben onlara şöyle söylüyorum. Allah çok ilginç bir metotla islam’ı Ekvatora yakın bir yerden gönderdi. Bu ne demektir? Gece ile gündüzü birbirine eşittir yani oynamıyor. Bana kalırsa işte o ülkelerde ki insanlar, yani kuzey kutbunda olan insanlar 12 saat oruç tutacak 12 saat yiyecek. Oraya göre, Mekke’ye göre ekvatora, İslam’ın geldiği yer orası oraya göre ayarlanacak. Buna göre 12 saat oruç tutacak, 12 saat iftar edecek. Çünkü 6 ay gündüz, 6 ay gece, böyle oruç tutulmaz, 6 ay gündüz oruç tutması mümkün değil.

Tabii bu sorunlar sistematik olarak bu dediğimize gelinecek oralarda insanlar oruç tutmaya başladığı zaman, Müslümanlık oralara gittiği zaman simdi dediğim sorunlar o zaman rahatlıkla tatbikata konacaktır. (Bayraktar bayraklı) (Habertürk videosundan)