26 Şubat 2012 Pazar

SOSYAL KANSER, FLÖRT



FLÖRT  EVLİLİKLERİ, MUTSUZLUK VE  BOŞANMA GETİRİR

Dünyada ve ülkemizde inatla uygulanan karma eğitimin  acı meyvelerinden birisi  de flört ve zina olarak karşımıza çıkmaktadır….
Batıdan bize ithal edilen karma eğitimle karıştırılan iki cinsin etkileşimi yüzünden hem eğitimin kalitesi düşmüş hem de okullarda kız kavgaları ve çekişmeleri yüzünden erkekler arasında ki   adavet, kıskançlık, rekabet, haset  yüzünden huzur ve asayiş bozulmuştur. Bu eğitimler sayesinde birbiriyle paralellik arz eden flört ve zina kavramları birbirlerine bir nevi pezevenklik etmişlerdir.

Batıdan getirilen hayatımızı kuşatan batıl ajan flört, bir nevi zinaya ve fuhuşa zemin hazırlamadaki ön ayak görevini sadakatle yerine getirmiştir ve getirmeye devam etmektedir. İşte inatla ve hainlikle uygulanan bu karma eğitimin sonucu olarak iki cinsin etkileşimi ve birlikteliği ile başlayan aşk ve sevme süreçleri flört olarak karşımıza çıkmak zorunda kalmıştır.

Bu sürece katkı sağlamada ise sanat adı altında sunulan cinsellik, sevme ve aşk yüklü filmlerin, şehvet kokan müziklerin, müstehcen sinemaların, sütun fahişelerinin gayri meşru aşklarının ballandırılarak anlatıldığı gazeteler ve fotoromanların payı büyüktür. Bu yayınlarla bilinçaltına yerleştirilen sevgi, aşk, özgürlük, romantizmi tatma yaşama telkinleri ile büyüyen çocuklar ve gençler karma eğitimdeki birlikteliğin de verdiği etkileşimle daha ilkokul çağlarında sevme büyüsüne, aşkı tatma hevesine, meşkin romantizmini yaşama moduna girmişlerdir. Kendilerine örnek aldıkları film kahramanları ve sanatçı bozması ablaları gibi olma onlar gibi aşklar yaşama ve sevme macerasına daha çocuk denen yaşta özentiyle başlayarak ta ileride evliliklerini ve hayatlarını etkileyecek bir sürü olumsuzlukların temelini farkında olmadan bu devrelerde atmışlardır.

Hayat meydanında en önemli gaye olarak görülen ve insanın hayatında en büyük ve mühim yeri tutan evliliğin bir ömre sığdırılmamasında, planlanan ömür boyu birlikteliğin zamansız olarak bitmesinde, Kur-anın İlahi ve Peygamber Efendimizin nebevi düsturlarının zıddına batıdan ithal edilen flört denilen birbirini sevme, tanıma süreci ve esasına dayandırılmasının etkisi büyüktür.

Batının menfaat odaklı birliktelik yöntemi olan flört ile evlenen ya da flörte bulaşarak evlilik yapanların evlilik sürecinde yaşadıkları olumsuzlukların başında mutsuzluk, ihanet, geçimsizlikler ve boşanmalar gelmektedir. Bu olumsuz ve yıkıcı zararların meydana gelmesinde en büyük tetikleyici rolü oynayan flörte bulaşmanın ve flörtle evlenmenin mutsuzluklara ve boşanmalara zemin hazırlamadaki rolünü kısa maddeler halinde kısaca izah etmeye çalışacağız ki ilahi ve nebevi çekirdekler üzerine bina edilmeyen birlikteliklerin insanın dünyasını ve ahiretini nasıl tehlikeye düşürebileceği bazen dünyada bile cinayete düşürebileceği anlaşılsın.

1-FLÖRT EVLİLİĞE MUTSUZLUK VE İHANET GETİRİR

Karma eğitimde okuyan kız ve erkeklerin ilkokuldan üniversiteye kadar geçen süreçte etkileşimleri yüzünden bir çok erkek arkadaşları olur, bunlarla okulların seviyesine göre ilişkiler içerisinde bulunurlar, ilkokulda saf olan aşklar orta ve lisede saflığı yanında cinselliğe el ele tutuşmaya ve öpüşmeye kadar gider. Bazıları ise birbirini kaybetme korkusu düşüncesinden dolayı daha lisedeyken evlenirler. Üniversite dönemi ise iş daha çok evlilik odaklı ya da zevk odaklı yada muhabbet odaklı bir hale gelir. ilkokul ve üniversite dönemi içerisinde bir bayanın hayatından kişilik ve hayat anlayışına göre 1 den  10 a  yakın bazen daha fazla erkek geçer.

Bu süreçlerdeki denemelerde aslında  hissi, vehmi farazi, yalancı  ve duygusal aşklar ve sevdalar yaşanır.aranan erkek ya bir türlü bulunmaz yada bulunsa bazı sebepler yüzünden seviyeyi tutturamadıklarından ilişki biter. Okul bittikten sonra bazıları okul arkadaşıyla evlenir, evlenmeyenler ise okul dönemi onlarca erkekle geçirilmiş maceralar ve fotoromanlarla dolu mazisini nisyan perdesi ile örterek yeniden  mutlu olmak düşüncesiyle yeni bir flörtle evliliğe adım atar.

Evliliği bir eşle adım atan bu bayanlar aslında  mazide bıraktığı onlarca erkekle yaşadıkları heyecanlı maceralarını hatıralarını ve  fotoromanları da arkalarından istemeden getirip istemeden evlerine sokarlar.Zaten flört döneminde bütün güzellikler tüketildiği için evlilikte sıradanlık yaşanır, heyecanlar gider yerini ünsiyet ve  monotonluğa bırakır.

Zamanla eşiyle problemlerde ve olumsuzluklarda kadın; ümitsizlik, elem, keder, pişmanlık vartalarına düşünce eşinde bulamadığı güzel olan şeyleri geçmişteki erkek arkadaşlarıyla geçirdiği hatıralarında arar.birisinin güzel öpüşünü,ötekisinin güzel esprili mizacını, bir başkasının yakışıklılığını diğer başka birisinin güler yüzlü ve anlayışlı halini eşiyle kıyas eder.

Her arkadaşlık ettiği ve aşk yaşadığı erkeklerdeki güzel huyların hepsini evli olduğu erkekte bulamayınca  eşine karşı bir soğuma geçirir. Eğer geçmişte yaşadığı cinsel deneyimlerindeki lezzeti ve cinsel tatmini eşinde bulamazsa,  artık eşinin yerine yatakta hayalen onları koyar  eşini zihinsel olarak aldatmaya başlar, onların hayalleri ile evinde yaşamaya başlar, düşünceleri ile mazideki hatıraları hazır zamana getirip yaşar.

Bir zaman sonra artık hayali aldatmalar da tatminsizlik vermeye başlar, Şeytanın yardımıyla mazideki  hatıraları hayalinde, zihinde tasvir ederek, şekillendirerek kalıplarına dökmeye başlar.

Aklın onayı olan tasdikten aşamasından sonra, İzan denen kalbin rızasını da alır.İltizam denen bütün azaların bu işe taraftar olması ve  nefis ve hevanın cesareti ile de  mazideki aşıklar aranmaya başlanır. Mazi defterinden  eski aşıklardan en unutulmayanı ya da en iyisi çabuk bulunur.

Önce eski hatıralar maceralar hatırlanır, sonra kadın mevzuyu mutsuzluğa, tatminsizliğe ve evliliğin yürümediğine getirir. Teselli aşamaları kendisine yabancı olmuş bir erkeğin kollarında aranır. Sonra gelsin aldatmalar gayri meşru muhabbetler, gitsin şerefler namuslar iffetler.

        Demek mazi defterlerini yıkıp atmak yakmak nafile bir çaba, hafızadaki anıları silme imkânı olmuyor. Böyle bir imkânın olmaması ise insanlığın yüzde 70’nin aleyhine yüzde 30’nun ise lehinedir. Özellikle kadınların aleyhinedir. Çünkü kadının hissi yoğunluğu yüksek bir varlık olması nedeniyle geçmişin hatıralarından medet ve teselli araması hasebiyle mazide yaşadığı arkadaşlık, aşk, meşk maceraları şeytanın elinde öyle bir koz oluyor ki o kozları kullanarak o kadınları bazen vehim zanlarla, bazen eşleriyle aradaki problemlerde, iletişimsizliklerde, vb gibi ailevi olumsuzluklarda o evlilik ve kadın aleyhinde kullanarak kadınların hissi varlıklar olmasını fırsat bilerek o kadınları vartalara, gayri meşru yoldan alternatif mutluluklar aramaya iter.

Neticesinde ise ya aldatmayı affetmeyin eşi tarafından öldürülmesi ya da boşanmayla evliliğin bitirilmesi. Bugün eşini aldatanların büyük bir çoğunluğu bunu eski tanıdıklarıyla yapmaları flörtün evliliğin düşmanı olduğunun bir delilidir..

2–FLÖRTLE EVLİLİK LERDE BOŞANMA SÜREÇLERİ DAHA FAZLADIR.

Terbiyeyi Medeniyetin madde perest eğitim sistemi ile terbiyelenenler. Evlilikte iki cinsin mutlu bir birlikteliği için birbirini tanımasını gerektiğini, evlilik sürecinden önce birbirlerinin kişiliklerini test etme ve deneme dönemleri olması gerektiğini savunmaktadırlar. Bu söz bir bakıma doğrudur ama doğru onların bildiği gibi değildir. Evlilik öncesi flört döneminde kadın ve erkek evlilik kriterlerini belirlemede uhrevi olan soy, asalet, güzellik, dindarlık gibi denklik kriterleri değil dünyevi mevki, makam, güzellik, yakışıklık, zenginlik gibi kriterleri önde tutarlar. Böyle bir durumda evlilik amacı daha çok menfaate, şehvete ve zevke dayalı bir hal alır.

İki tarafın okulda ya da işyerinde etkileşimi sonucu bu birliktelik daha da heyecan yüklenir, adrenalinler yükselir. Arzular duygular taşmaya başlar çünkü bu dönemde iki taraf ta şair kesilir, edebiyatçı kesilir, klasik ev sahibi olma hayalleri kurulur, evcilik oyunları bir lokma ve hırka üzerine kurulur, iki tarafın daha çok aşk ve hissiyatla hareket ettikleri bu dönemde miyop olan aşkın gözü ve aklı tek şey düşünür bir an önce evlenmeği ve birbirlerinin olmayı.

İki taraf kendilerini birbirine karşı hatadan müberra, kusurdan münezzeh bir şekilde takdim eder, kusurlar gizlenir, kötü huylar örtülür, birbirlerini kaybetmemek için her şey mubah görünür, birçok ayıplar, günahlar, hatalar susturulur ve bazen yıllara sığdırılan flörtten evliliğe geçilir.

Gel zaman hemen git zaman dedirtircesine yavaş yavaş, o toz pembe dünyalar birden kabuslara dönmeye başlar, tatlı düşler acı çığlıklara döner, hedeflenen arzular tatmin edildiği için birden o heyecan dalgaları, o iltifatı şahaneden sözler gider, ne şairlik kalır ne edebiyatçılık evlilikte, bundan sonra tenkit, hiciv, azarlama, aşağılama, tahkir etme, yüzde gözde kaşta vücutta kusur bulmalar başlar, burnunun üzerinde niçin kaşın var dayakları başlar, kanıyla canıyla birbirlerini seven eşler kanlı bıçaklı olur, birbirlerini beş dakika görmezse dayanamayan eşler şeytan görmüş gibi birbirlerini görmeye tahammül etmeyecek hale gelirler,birbirlerine karşı sadakat,itaat hoşgörü sözü veren eşler ihanetler ve sadakatsizlikte yarışırlar. Aslında bu insanların farkında olmadıkları bir şey vardır oda flört döneminde bütün paylaşılacak şeyleri paylaştıklarının ve evliliğe hiç bir heyecan bırakmadıkları gerçeği.

Büyük emek ve paralarla ya da umutlarla ve hayallerle kurulan evlilik daha başında monoton bir hal alır. Kadın kurduğu hayallerin çoğunu hayal kırıklığı ile değiştirmek zorunda kalır, erkek ise emeline ulaştığı için hissiyatlar ve duygular tatmin edildiği için artık ünsiyetten dolayı bir bıkkınlık rehaveti yaşar. Birbirlerine tahammül ya da mecburiyet durumlarına boyun eğenler çoluk çocuk çevre baskısı ile bu işi kör topal götürmeye çalışırlar. Bazıları ise evliliklerinde bulamadığı sevgiyi ilgi alakayı yalancı ve yabancı kollarda aramakla geçirir, Birbirine tahammül sınırlarının sonuna gelen eşler ise soluğu mahkemede alırlar.

Mahkemelerde “The End” ile biten evliliklerin boşanma haberlerini gazetelerde her gün duyuyoruz. “Büyük aşk bitti”, üç yıl flört ettikten sonra evlendiler 6 ay sonra boşandılar. Severek evlendiler kavga ederek ayrıldılar. Vb gibi hüzün puntoları kullanılır gazetelerde.

İşte flört denen ve deneme yanılma yöntemi ile yapılan evliliklerin çoğusu sadece beş on senelik bir ömre nispet edildiği için tahammül sınırlarını çabuk zorluyor, sonsuzluğa yani ebedi bir hayata nispet edilmediği için evliliklerde ki sürtüşmelerde, uyumsuzluklarda ve küçük kavgalarda ve sıkıntılı anlarda birbirine karşı gösterilmemesi gereken hoşgörü, hürmet merhamet çabuk zayi olabiliyor, canlar kanlar iyi ve kötü günler için beraber dayanma ve sabretme tahahhütleri unutuluyor. Verilen vaatler edilen tatlı sözler çiğnenebiliyor. Kudsi ve ulvilikten uzak olması sebebiyle nefsi çatışmalara iki tarafta düşebiliyor.

Elimin sallasam ellisi tehditleri, baba evine gitme şantajları, bir başkası var iddiaları vb gibi polemikler ve isnatlar sonuç cinnetle, boşanmayla, ihanetle, kaçmakla evlilikler yıkılır. Bugün bu hakikati artık sadece medya değil bilim adamları da dile getirip.”aşkla başlayan temelinde sevgi ve manevi değerlerin harcının olmadığı evliliklerin çabuk yıkılıyor “ Diyorlar.


3-FLÖRTLE EVLİLİKLERDE MUTSUZLUK VE İHANET SÜREÇLERİ DAHA FAZLADIR.

Hayatımızdaki bütün kavramlarda ve anlamlarda bu ister Dinde, ister felsefede, isterse psikolojide veya hikâyelerde olsun beyaz, güzel ve temiz olan şeyler iyiliği, erdemi, iffeti fazileti temsil eder. O paklık ve duruluk bir nevi o şeyin kıymetini de yansıtır. Bir bağdan taze taze koparılıp getirilen bir sepet elmanın değeri ile aynı bağdan toplanmış çürük elma sepetinin kıymeti bir değildir. Sevgiliye yakuttan elmastan teşekkül edilmiş bir hediye vermekle gümüş ve altınla süslenmiş hediye sunmak bir değildir. Tertemiz bir sayfa ile kirlenmiş bir sayfa bir değildir. Eşe sunulan canlı parlak rengârenk bir çiçek demeti ile solgun çiçek demeti bir değildir. Bir şeyin kıymeti ve değeri ona takılan zinetler nispetinde artar ya da eksilir. Eşya nispet edildiği şeye göre kıymet kazanır ya da değeri düşer.

Nasıl ki bütün sosyal olgularda temiz pak ve güzel olan tercih edilir ve kıymet görürse aynen öylede sosyal içtimai hayatın en esaslı yerini teşkil eden evlilikte dahi temizlik paklık duruluk tercih edilir ve edilmedir. Yani iki taraf evlilik süreçlerinde fikren kalben ruhen bedenen tam bir uyum içinde sadakat teslimiyet sevgi saygı hoşgörü uyumu ve mahviyeti içinde olmalıdırlar. Yoksa evlilik sadece eziyete zahmete riyakârlığa ihanete tebdil eder.

Böyle bir sürecin yaşanmaması içinde evlilik kurumunun düşmanı olan flörtten kaçınmak gerekir. çünkü flört evlilik dinamiklerinin bir nevi dinamitleyicisi olabiliyor, insan nasıl ki eşine bir çiçek alınca en taze ve canlısını ve en güzelini arar, elbise alınca defolu olanı değil sağlam olanı tercih eder, bir gömlek alınca lekeli olanı değil temiz ve yeni olanı tercih ediyorsa  iki taraf ta  mazisi temiz ve pak ola tercih etmelidir.

Eşler birbirlerine temiz hayat sayfalarıyla gelmeli, birbirlerine temiz hayatlarını sunmalı, flörtün büyüsüne gerekliliğine aldanarak ya da kendini kaptırarak evlenme ümidiyle, yada aradıkları erkeği buluncaya kadar gömlek değiştirir gibi sevgili arkadaş eş değiştirerek hayat sayfalarını geçmişin haramları, günahları, yasak aşkları, fotoromanlarıyla doldurarak sonrada o kara sayfayı hiçbir şey yokmuş gibi arkalarından evlerine getirmemeliler. evliliğe bir eşle temiz bir maziyle adım atan bayanların gelecekleri de mutlu mesrur saadetli olur, geçmişin hatalarını maceralarını aşklarını tekrardan okuyup hatırlatacak ellerinde her hangi bir hatıralarla dolu kitap sayfası, macera ve heyecanla dolu bir aşk name olmadığı için mutluluk onlar için daha bonkör olur. amma evliliğe ve yeni evine geçmişin kirli, maceralı, heyecanlı hayat sayfalarıyla gelen ve gizli sayfalarını beyinin gizli kasalarında saklayan bu insanlar vakti zamanı gelince bu tozlu kirli paslı mazi sayfalarını hayal ve düşünce ile gün yüzüne çıkararak  teselli ararlar.bu teselli süreçlerinde fikren hayalen bedenen teşebbüsler yaşanır.geçmişin kirli sayfaları evlilikleri ihanete, sadakatsizliğe boşanmaya yada cinayetlere götürebilir.

Böyle felaketlerin önünün almanın en güzel yolu toplumu flört denen beladan kurtarmak olmalıdır. flörtün geçici tatlığına aldanan nice insanlar evlilik dönemlerinde acılıktan başka bir şey görmemektedirler.

Flörtün aile yapısı toplum yapısı ferdin ruhi yapısı üzerinde ki olumsuz menfi tesirlerini kaldırmak için yapılaması gereken en mühim şey nefsi ve şehvani, terbiyeyi medeniye kriterlerine göre değil, ilahi ve nebevi kriterlere göre şekillenmiş bir evlilik müessese kurmaktan geçer. Evliliğin en mühim şartı olan ve evliliklerde sükuneti ve dengeyi koruyan denklik kriterlerine göre yapılmalıdır.eğer iki taraf diyanette,güzellikte, asalette ve zenginlikten  birbirlerine denk iseler o evlilikte dengeler iki taraf için eşit olacaktır.birisi ağır gelerek ötekisini fazilette ,erdemde diyanette güzellikte tartamayacağı için dengeler tam olacaktır. Kalpler başka mecralara taraflara kaymayacaktır.

İlahi ve nebevi kriterlere göre flört süreçleri yaşanmayan o evde ve yuvada, belki küçük nefsi ve vehmi kıvılcımlar ve çatışmalar ara sıra olacaktır, ama uyum ve sükûnet hali daha çok hükmedecektir.

 Yazarını bulamadığım için sitenin ismini veriyorum.