2 Ağustos 2010 Pazartesi

AHİRET BİLİNCİ (1)

Ötede! Dışımızda! Uzaklarda! Geçmişte!.. Ya da daha sonradan.!

Her şeyi öteye atma, dışımızda arama şartlanmamız yüzünden, "yaşamı" dahi dışımızda sanıyoruz!.. Uzaklara atıp, "peygamber" varsaymışız! Öteye atıp, "tanrı" edinmişiz. Ardından yönelimlerimizin ötedekine gittiğini sanmışız. Bunlardan kurtulduğumuzu sanıp, "dışsal" ımızdan kurtulamamışız. "Haram"ı dışımızdaki nesne sanıp, "içimizdeki arzu" olduğunu anlamamışız!

Ahıreti, ötede, uzaklarda, daha sonra başlayacak bir yaşam gibi kurgulayıp, "bilincimizin sonsuz yaşam özelliğine" işaret edildiğini fark edememişiz. Gaybı, ötemizdeki bilinemez sanıp, her şeyimizin "kendi gaybımızdan" geldiğini anlayamamışız...!

Oysa Kur'ân, "bil-lahi", bil-gaybi", bil-Ahıreti", bil-yevmilahıri" gibi vurgular ile hep bu kavramlarla "kendi gerçeğimize" dönmemiz için uyarır bizi!

Bir "öte dünyada" yaşam var mı, yok mu tartışması yaparız! Düşünmeyiz, şu anda beden miyiz, yoksa bilinç mi? "Bil-Ahıreti" ile, öldükten bir zaman sonra yeniden dirilmekle başlayacak olan yeni bir yaşama mı, yoksa "kendi bilincimizin sonsuz yaşamına" mı işaret edilmektedir?..

Bugün batıda ve doğuda sayısız insan var (Müslümanlar da dahil), bir gün gelip öte dünyada dirileceğini(!) ve yeniden yaşamaya başlayacağını uman...

Sayısız entelektüel, düşünür insan var; bilgi sahibi, çevrelerine faydalı, iyi insanlar olarak yaşamayı hedef edinmiş. Ama bilmiyorlar, düşünemiyor, anlayamıyorlar, "iman" olmadan cennete girilemeyeceğini!

"İman" cennete geçmek için zorunlu, olmazsa olmaz şarttır! Kur'ân-ı Kerim'in kesin hükmü "imanı olmayanın (şirk koşanın) cehennemden asla çıkamayacağı"dır.

"İnnallahe la yağfiru en yüşrake bihî; ve yağfiru mâ dûne zâlike limen yeşâ" (Nisa: 48)"

–ALLAH, kesinlikle kendisine şirk koşulmasını bağışlamaz! Fakat bunun dışındakileri dilediği için bağışlar.

Allah Resûlü Muhammed (aleyhisselâm)'ın açıkladığı "ahırete iman"ın, "ölüp yok olup, bir zaman sonra topraktan yeniden dirileceğini" varsaymakla ilgisi yoktur! Bu tür kurgular, gökteki tanrının iki elini uzatıp dünya yüzünde çamurdan insan yarattığını varsayanların düşleridir.